Bengu
New member
Otellerde Şap Kullanılıyor mu? Misafir mi Büyüleniyor, Yoksa Biz mi Fazla Kuruntu Yapıyoruz?
Arkadaşlar, itiraf edelim… Hepimizin aklına en az bir kere şu soru gelmiştir: “Ya bu otelde neden herkes bu kadar sakin? Yemekte kavga yok, lobide tartışma yok, sabah kahvaltısında bile insanlar birbirine ‘buyurun siz alın’ diyor.” İşte o an, şehir efsanelerine kulak verenler hemen atlıyor: “Kesin şap atıyorlar abi, başka açıklaması yok!”
Ama düşününce de komik değil mi? Koskoca otel zinciri, onca çalışanı, yatırımı, yıldızı, müşteri memnuniyet anketi derken işini şapa mı bağlayacak? Hadi gelin, bu “şap meselesini” biraz ti’ye alalım.
---
Erkeklerin Stratejik Yaklaşımı: “Abi, Bizi Sessiz Sedasız Tutuyorlar!”
Erkekler bu konuda genelde stratejik ve komplo teorisi uzmanı gibi davranıyor.
Birisi çıkıyor:
– “Abi bak şimdi, otel full dolu ama havuz kenarında kavga çıkmıyor. Şezlong kapma yarışı yok. Demek ki şap var!”
Diğeri hemen destekliyor:
– “Mantıklı… Normalde millet Antalya’da şezlong için sabah 6’da havlu atıyor. Ama burada herkes cool… Kesin suya falan bir şey katıyorlar.”
Hatta bazıları işi iyice büyütüp “koskoca tatil köyü, yüzlerce müşteri, bir tane bile kavga yok… normal mi sence?” diyerek Sherlock Holmes edasıyla analiz yapıyor. Çözüm odaklı erkek mantığına göre şap, otelin “barışçıl müşteri yönetimi stratejisi.”
---
Kadınların Empatik Yaklaşımı: “Ay Yok Canım, Olsa da Söylerlerdi”
Kadınların bakış açısı ise daha ilişki odaklı. Onlara göre “şap meselesi” tamamen uydurma.
– “Ayol otel dediğin müşteri memnuniyeti için kırk takla atıyor, şap atsa Google yorumları var, sosyal medya var… Birisi çıkar söylerdi zaten.”
Üstüne ekliyorlar:
– “Hadi diyelim attılar, insanın ilişkisine bile karışmak demek bu. Olur mu hiç öyle şey?!”
Kadınlar empatiyle düşünüyor: “Sen otele balayına gitmişsin, romantik anlar yaşamak istiyorsun. Otel sana şaplı limonata mı getirecek? Yani komik olurdu.”
---
Otelin Perspektifi: “Şap Maliyet Kalemimizde Yok Arkadaşlar”
Bir de işin otel tarafını hayal edelim.
Resepsiyonda görevli müdür rapor tutuyor:
– “Elektrik gideri… tamam. Havuz bakım masrafı… tamam. Personel maaşı… tamam. 3 kilo şap…”
Böyle bir tabloyu kim hayal edebilir ki? Kaldı ki şap da öyle kolay gizlenecek bir şey değil. Otel mutfağında “bugün menüde şaplı menemen var” yazsa, TripAdvisor’a düşer, ertesi gün manşet olur.
---
Şap Efsanesinin Kökeni: Askerlik Travması
Şap mevzusu aslında otellerden önce askeriyeden miras. Hep duyduk: “Askerde çaya şap atıyorlarmış, yoksa yüzlerce adam aynı koğuşta nasıl sessiz kalır?”
İşte bu kulaktan kulağa efsane, yıllar içinde otellere de bulaştı. Çünkü tatil köyleri de aynı mantık: yüzlerce insan aynı yerde, kavgasız gürültüsüz bir düzen. İnsan beyni hemen benzerlik kuruyor: “Kesin burada da şap var!”
---
Bilimsel Tarafı: Şap Gerçekten Etki Eder mi?
Şap (alum) aslında tıpta, diş hekimliğinde, bazen de su arıtımında kullanılan bir madde. Ama işin ironisi şu: Şap insanı sakinleştiren bir “büyü iksiri” değil. Yani içtiğinde seni dinginleştiren bir etkisi yok. Efsane oradan da çürüyor.
Şöyle düşünün: Eğer gerçekten böyle bir mucize etkisi olsaydı, sadece oteller değil; öğretmenler sınıfta, patronlar toplantıda, aileler bayram sofrasında litrelerce şap dağıtırdı. Ama yok, gerçek hayatta öyle işlemiyor.
---
Gelelim Forumun Can Alıcı Sorularına
Peki o zaman şu sakinlik nereden geliyor? İşte burada işin mizahi boyutu devreye giriyor:
– Tatilde insan zaten gevşiyor, kavga edecek hali olmuyor.
– Açık büfede çeşit çok, kavga çıkmadan herkesin tabağı doluyor.
– Havuz kenarında “sınırsız içki” diye bir şey var, millet sakinleşmek için şapa değil mojitoya güveniyor.
Belki de otellerdeki “şap etkisi” aslında tatilin ta kendisi.
---
Sonuç Yerine: Komplo mu, Tatil Havası mı?
Otellerde şap kullanılıyor mu? Büyük ihtimalle hayır. Ama düşününce bu söylentinin kendisi bile tatilin bir parçası olmuş durumda. Havuz kenarında bir arkadaşınıza “abi bu sakinlik normal değil, kesin şap var” dediğinizde, kahkahalar garanti.
Belki de asıl şap, bizim kafamızdaki şehir efsanelerinde.
Belki de otellerin gizli silahı, sınırsız açık büfe ve “her şey dahil” huzurudur.
---
Şimdi Söz Sizde Forumdaşlar!
Peki siz ne diyorsunuz?
– Sizce oteller gerçekten şap kullanıyor mu?
– Tatilde hissettiğiniz o sakinlik “doğal huzur” mu, yoksa gizli bir planın parçası mı?
– Askerdeki “şap söylentisi” sizce niye bu kadar kalıcı oldu?
Hadi bakalım, yorumlarda teorilerinizi, esprilerinizi, hatta kendi tatil anılarınızı dökün. Belki aramızda gerçekten şapla ilgili “gizli bilgi” olan çıkar. Kim bilir?
Arkadaşlar, itiraf edelim… Hepimizin aklına en az bir kere şu soru gelmiştir: “Ya bu otelde neden herkes bu kadar sakin? Yemekte kavga yok, lobide tartışma yok, sabah kahvaltısında bile insanlar birbirine ‘buyurun siz alın’ diyor.” İşte o an, şehir efsanelerine kulak verenler hemen atlıyor: “Kesin şap atıyorlar abi, başka açıklaması yok!”
Ama düşününce de komik değil mi? Koskoca otel zinciri, onca çalışanı, yatırımı, yıldızı, müşteri memnuniyet anketi derken işini şapa mı bağlayacak? Hadi gelin, bu “şap meselesini” biraz ti’ye alalım.
---
Erkeklerin Stratejik Yaklaşımı: “Abi, Bizi Sessiz Sedasız Tutuyorlar!”
Erkekler bu konuda genelde stratejik ve komplo teorisi uzmanı gibi davranıyor.
Birisi çıkıyor:
– “Abi bak şimdi, otel full dolu ama havuz kenarında kavga çıkmıyor. Şezlong kapma yarışı yok. Demek ki şap var!”
Diğeri hemen destekliyor:
– “Mantıklı… Normalde millet Antalya’da şezlong için sabah 6’da havlu atıyor. Ama burada herkes cool… Kesin suya falan bir şey katıyorlar.”
Hatta bazıları işi iyice büyütüp “koskoca tatil köyü, yüzlerce müşteri, bir tane bile kavga yok… normal mi sence?” diyerek Sherlock Holmes edasıyla analiz yapıyor. Çözüm odaklı erkek mantığına göre şap, otelin “barışçıl müşteri yönetimi stratejisi.”
---
Kadınların Empatik Yaklaşımı: “Ay Yok Canım, Olsa da Söylerlerdi”
Kadınların bakış açısı ise daha ilişki odaklı. Onlara göre “şap meselesi” tamamen uydurma.
– “Ayol otel dediğin müşteri memnuniyeti için kırk takla atıyor, şap atsa Google yorumları var, sosyal medya var… Birisi çıkar söylerdi zaten.”
Üstüne ekliyorlar:
– “Hadi diyelim attılar, insanın ilişkisine bile karışmak demek bu. Olur mu hiç öyle şey?!”
Kadınlar empatiyle düşünüyor: “Sen otele balayına gitmişsin, romantik anlar yaşamak istiyorsun. Otel sana şaplı limonata mı getirecek? Yani komik olurdu.”
---
Otelin Perspektifi: “Şap Maliyet Kalemimizde Yok Arkadaşlar”
Bir de işin otel tarafını hayal edelim.
Resepsiyonda görevli müdür rapor tutuyor:
– “Elektrik gideri… tamam. Havuz bakım masrafı… tamam. Personel maaşı… tamam. 3 kilo şap…”
Böyle bir tabloyu kim hayal edebilir ki? Kaldı ki şap da öyle kolay gizlenecek bir şey değil. Otel mutfağında “bugün menüde şaplı menemen var” yazsa, TripAdvisor’a düşer, ertesi gün manşet olur.
---
Şap Efsanesinin Kökeni: Askerlik Travması
Şap mevzusu aslında otellerden önce askeriyeden miras. Hep duyduk: “Askerde çaya şap atıyorlarmış, yoksa yüzlerce adam aynı koğuşta nasıl sessiz kalır?”
İşte bu kulaktan kulağa efsane, yıllar içinde otellere de bulaştı. Çünkü tatil köyleri de aynı mantık: yüzlerce insan aynı yerde, kavgasız gürültüsüz bir düzen. İnsan beyni hemen benzerlik kuruyor: “Kesin burada da şap var!”
---
Bilimsel Tarafı: Şap Gerçekten Etki Eder mi?
Şap (alum) aslında tıpta, diş hekimliğinde, bazen de su arıtımında kullanılan bir madde. Ama işin ironisi şu: Şap insanı sakinleştiren bir “büyü iksiri” değil. Yani içtiğinde seni dinginleştiren bir etkisi yok. Efsane oradan da çürüyor.
Şöyle düşünün: Eğer gerçekten böyle bir mucize etkisi olsaydı, sadece oteller değil; öğretmenler sınıfta, patronlar toplantıda, aileler bayram sofrasında litrelerce şap dağıtırdı. Ama yok, gerçek hayatta öyle işlemiyor.
---
Gelelim Forumun Can Alıcı Sorularına
Peki o zaman şu sakinlik nereden geliyor? İşte burada işin mizahi boyutu devreye giriyor:
– Tatilde insan zaten gevşiyor, kavga edecek hali olmuyor.
– Açık büfede çeşit çok, kavga çıkmadan herkesin tabağı doluyor.
– Havuz kenarında “sınırsız içki” diye bir şey var, millet sakinleşmek için şapa değil mojitoya güveniyor.
Belki de otellerdeki “şap etkisi” aslında tatilin ta kendisi.
---
Sonuç Yerine: Komplo mu, Tatil Havası mı?
Otellerde şap kullanılıyor mu? Büyük ihtimalle hayır. Ama düşününce bu söylentinin kendisi bile tatilin bir parçası olmuş durumda. Havuz kenarında bir arkadaşınıza “abi bu sakinlik normal değil, kesin şap var” dediğinizde, kahkahalar garanti.
Belki de asıl şap, bizim kafamızdaki şehir efsanelerinde.
Belki de otellerin gizli silahı, sınırsız açık büfe ve “her şey dahil” huzurudur.
---
Şimdi Söz Sizde Forumdaşlar!
Peki siz ne diyorsunuz?
– Sizce oteller gerçekten şap kullanıyor mu?
– Tatilde hissettiğiniz o sakinlik “doğal huzur” mu, yoksa gizli bir planın parçası mı?
– Askerdeki “şap söylentisi” sizce niye bu kadar kalıcı oldu?
Hadi bakalım, yorumlarda teorilerinizi, esprilerinizi, hatta kendi tatil anılarınızı dökün. Belki aramızda gerçekten şapla ilgili “gizli bilgi” olan çıkar. Kim bilir?
